Veteriner Hekim Kuthan İhsan Koçak ve Veteriner Hekim Rüstem Çetin’in Adana’nın Çukurova İlçesi Kaşoba Mahallesi’nde bulunan Anatolya Tavukçuluk çiftliğini ziyaret ettik. Adana bölgesinde faaliyetlerine başlamasıyla beraber Şenpiliç’le iş birliğine imza atan ilk çiftliklerden biri olan Anatolya Tavukçuluk’un
en önemli özelliği ari bir bölgede olması. Koçak ve Çetin, Şenpiliç’in gelmesiyle bölgede tavukçuluk sektöründe yaşanan olumlu gelişmeleri, Türkiye’de sektörün gelişimini ve geleceğini değerlendirdi.
Kuthan Ihsan Koçak: “Rüstem ve ben üniversiteden sınıf arkadaşıyız. 1984 yılında İstanbul Üniversitesi Veteriner Hekimlik Fakültesi’ne girdik ve 1989 yılında mezun olduk. Mezun olduktan sonra askerlik görevimizi yaptık ve iş hayatına atıldık. Ben Adana’da çalışıyordum ve iki sene sonra Rüstem de Adana’ya geldi. Beraber uzun seneler aynı iş yerinde çalıştık. Daha sonra farklı iş yerlerinde çalışma hayatımıza devam ettik ve bu süreçte de hep iletişim halindeydik. Hem yem tarafında, hem damızlık tarafında, hem üretim tarafında, kısacası entegre üretimin hemen hemen tüm aşamalarında çalıştık. Ülkemizde sektörün hızla gelişmeye başladığı dönemin bir parçası olduk. Bu hem bize hem de tavukçuluk sektörüne faydalı oldu. Zira o yıllarda henüz teknoloji de yoktu, bilgi de yoktu ve hızla gelişmeye başladı ve bizler de çalışma hayatımız boyunca Türkiye’de tavukçuluk sektörünün gelişim sürecinde profesyonel olarak yer aldık. Çalıştığımız işlerden ayrıldıktan sonra da senelerin saha tecrübesi ve birikimiyle, ortak iş yapmaya karar verdik.”
Rüstem Çetin: “2010 yılında kendi işimizi kurmaya ve piliç yetiştiriciliği yapmaya karar verdik. Arazi araştırması, arazi alımı, ruhsatlar, alt yapı ve üst yapı çalışmaları derken 2013 yılında tam kapasite faaliyetlerimize başladık. Çiftliğimiz Adana’nın Çukurova İlçesi’ne bağlı Kaşobası Mahallesi’nde bulunuyor. 26 dönüm arazi üzerinde 10 bin metrekare kapalı alana sahibiz ve 150.000 civciv kapasitemiz var. Şenpiliç bölgede faaliyete geçtikten birkaç ay sonra biz de katıldık Şenpiliç Ailesi’ne. Yani firmanın bölgeye gelmesiyle birlikte iş birliğine başlayan ilk üreticilerden biriyiz.
“Kümeslerimizi full otomasyonla yönetiyoruz. Biz çiftliği kurduğumuzda her şey ileri teknoloji idi ve üzerinden 10 yıl geçti. Tabii ki zaman geçiyor ve teknoloji de ilerliyor. Biz de geçtiğimiz 10 yılda yaptığımız yeniliklerle çağa ayak uydurmaya çalıştık. Şimdi de Şenpiliç’le beraber teknolojimizi yeniliyor ve geliştiriyoruz. Şenpiliç’ten çok iyi bir teknik hizmet alıyoruz. Bu bakımdan Şenpiliç’in bizlere çok faydası var ve bölgemize gelmesi biz üreticiler için çok iyi oldu çünkü Şenpiliç’le çok daha verimli, kazançlı ve düzenli bir iş birliği yapıyoruz.
Kuthan Ihsan Koçak: “Çiftliğimizin en önemli özelliği Adana’ya yakın olmasına rağmen ari bir bölgede bulunuyor olması. Ayrıca bölgenin iklimi de tarım ve hayvancılık için çok daha uygun. “Adana çok sıcak ve rutubetli bir bölge olduğu için burada üretim yapmak diğer bölgelere kıyasla, özellikle yazın daha zordur. Fakat hem kendi ekibimiz hem de Şenpiliç’in veteriner hekimleri ve ekibiyle birlikte güzel bir iş birliği sergiliyoruz. Şenpiliç’in çok çalışkan bir ekibi var. Biz de veteriner hekim olduğumuz için meslektaşlarımızla birlikte sürekli iletişim halinde çalışarak ve teknolojimizi yenileyerek zorlukların üstesinden geliyoruz.”
“SAĞLIKLI BİR ÜRETİM İÇİN BIYOGÜVENLİK KURALLARINA EKSİKSİZ UYMAK ZORUNDASINIZ”
Kuthan Ihsan Koçak: “Biyogüvenlik çok önemli. Şenpiliç’in biyogüvenlik standartlarının tamamını eksiksiz uyguluyoruz. Çiftliğe hiçbir şekilde hastalık sokmamak kritik önem taşıyor çünkü insan sağlığında olduğu gibi üreticilikte de koruyucu hekimlik çok önemli. Tavuk hastalıklara çok duyarlı bir hayvan olduğu için biyogüvenlik kurallarına eksiksiz uymak zorundasınız.
“Her şey teknolojiyle ilerliyor ama üretici olarak siz hem canlı hayvanları günlük gözlemlemek için hem de ekipmanın ve sistemin kontrolü için işinizin başında durmalısınız. İyi bir göz en ufak bir şeyi anında yakalar, yakalaması da lazımdır. Herhangi bir sorunu birkaç gün geç fark etmeniz bile çok büyük ve geriye dönülemez problemlere yol açar.”
Rüstem Çetin: “Üretici olmak zor çünkü bildiğiniz gibi canlı hayvan riskli bir alan. Sadece teknolojiyle hayvan yetiştirmezsiniz. Hayvan yetiştirmenin ilk kuralı hayvanın hissettiğini hissetmektir. Kümeslerimize civciv girdiği andan itibaren ekibimize şunu söylüyoruz: ‘Bu civcivler sizin en kıymetli misafiriniz. Evinize gelen çok kıymetli bir misafiri nasıl ağırlayacaksanız bu civcivleri de öyle ağırlayacaksanız. Bebek gibi ilgilneceksiniz.’
“Üreticilikte kurallar neyse A’dan Z’ye uymalısınız çünkü burada 24 saat hayat var ve mesai bitince şalteri indirip gidemezsin. Civciv kümesimize girdiği andan itibaren çıkana kadar mesai var. Kitapta yazılan şartları sağlamanın yanında çok da iyi bir gözlemci olmanız gerekiyor. Siz her türlü şartları sağlamış olabilirsiniz ama hayvanın rahatını, üşüyüp üşemediğini, çok mu ısındığını, her şeyini görerek ve hissederek üretim yapmanız lazım. Bakmak yetmez, kümese girince görmek lazım.
“Bununla beraber, teknoloji marifetiyle şartlara göre düzenlemeleri yaparsınız ama her teknoloji her şarta, her hava koşullarına uymuyor. Örneğin, Adana’da gün içinde ani hava değişimleri çok oluyor. Hızlı sıcaklık artışı veya düşüşü olabiliyor. Mesela, kümes içerisinde uygun sıcaklığı sağlasanız bile dışarıda esen lodos veya poyraz rüzgârını hayvan hissediyor. Üretim sürecinde belirlenen havalandırma, soğutma gibi teknolojik uygulama kurallarını, özellikle yazın burada, aşırı sıcaklar nedeniyle uygulamanız olanaksız. Bu gibi durumlarda üreticiliği tamamen teknolojiye bırakamazsınız. Bırakırsanız da iyi sonuçlar alamazsınız. Bu durumları biz veteriner hekim arkadaşlarımızla da paylaşıyoruz.”
Comments are closed.